Anksiyete Bozukluğu Belirtileri;
-Kendini gergin, huzursuz, panik halinde hissetmek
-Nefes darlığı, ağız kuruluğu yaşamak,
-Kötü bir şey olacakmış gibi endişeli hal
-Kalp atışlarında yaşanan aşırı hızlanma
-Aşırı terleme
-Ellerde titreme hali
-Odaklanma, konsantrasyon problemleri
-Hazımsızlık sıkıntıları
-Kaygı duymayı tetikleyecek etkilerden kaçınma hali
-Uyku problemleri başlıca semptomlardan sayılabilir.
Yukarıda ki belirtiler en az 4'ü 6 ay süreyle güçlü bir şekilde hissediliyor ve günlük hayatı kısıtlamaya başladıysa Anksiyete Bozukluğu'ndan söz edilebilir.
Hipnoz ile Anksiyete Bozukluğu;
Hipnoz ile Anksiyete'ye neden olan varsa travmayı farklı bir şekilde yorumlanmasını sağlayan yada sorununu kabul etmesini ve bunu çözmesini sağlayabilecek telkinler verilir. Hipnotize edilen hasta bilincini tamamen kaybetmese de bilinçaltına ulaşılmış, bilinçaltı zihin olarak tarif edilebilecek bir durumdadır. Dolayısıyla verilen telkinleri reddetmesi ya da kabullenmemesi söz konusu değildir. Bu nokta da verilen telkinlerin kişinin etik değerleriyle ya da sosyal değerleriyle çelişki olmaması önemlidir. Çünkü bu durumlarda en derin hipnoz durumlarında bile telkinler reddedilir. Kişinin etik ve sosyal değerleriyle çatışmayan telkinler verilmesi ve bunların bilinçaltına düşünce kalıbı olarak yerleşmesi, hastanın belli durumlar karşısında ya da kaygı bozukluğunun hayatının her anında etkili olması durumunda eskiden sergilediği davranışları göstermemesini sağlar. Yani sinirli, kaygılı, korkulu davranışlar sergilemekten kurtulur, normal kabul edilebilecek tepkiler göstermeye başlar. Sonuç olarak hipnoterapinin birçok psikolojik rahatsızlıkta olduğu gibi kaygı bozukluğu söz konusu olduğunda da en etkili, en kısa sürede ve kalıcı sonuçlara ulaşan tedavi yöntemi olduğu söylenebilir.